Sözlerine burada olmaktan mutluluk duyduğunu belirterek başlayan Filip Benkovic, “Şu an bulunduğum kulübün neresi olduğunun farkındayım. Harika tarihi, inanılmaz taraftarı olan ve bu taraftarın her maç takıma destek verdiği büyük bir takım olduğunun farkındayım. Dolayısıyla burada olmak benim içinde ayrıca bir zevk. Geldiğim ilk günden itibaren bütün takımın, bütün arkadaşlarımın beni en iyi şekilde karşıladığını, onlardan biriymişim gibi hissettirdiklerini söyleyebilirim. Benim buradaki amaçlarımdan bir tanesi de çalışmak, çalışmak ve daha fazla çalışmak. Önümüzdeki sezon bütün maçlarda hazır olabilmek ve en iyisini hak eden taraftarımıza mutluluğu verebilmek istiyorum” ifadelerini kullandı.

IMG_3784

Filip Benkovic transfer sürecinin çok hızlı geliştiğini belirterek, “3 günlük bir süreçten bahsediyoruz. Hocamızla bir görüşmemiz oldu. Hocamız beni aradı. Zaten burayı tercih etmemdeki ana sebeplerden bir tanesi de hocamız. Bana bu seneki projelerden ve takımdan bahsettikten sonra zaten Trabzonspor gibi bir takımdan telefon alıyorsanız, oradan sizi istediklerini söylüyorlarsa ikinci kez düşünmezsiniz. Nasıl bir takım ve nasıl bir geçmişe sahip olduğunun bilincindeyim. Hocamız bu seneki projeler ve yapmak istediklerinden bahsettikten sonra çok hızlı gelişen bir süreç oldu benim adıma” dedi.

Teknik Direktörümüz Nenad Bjelica’nın her maç ve antrenmanlarda istediği oyun tarzını kendilerine anlattığını söyleyen Benkovic, “Hocamız neler yapmamız gerektiğini sahada anlatıyor. Gelmeden önce yaptığımız görüşmede sadece projelerden ve hedeflerden bahsetmiştik. Oyun tarzı ile ilgili görüşmelerimizi saha içerisine yapıyoruz. Hocamız her idmanda “Bu şekilde yapmalıyız” diyerek bizi yönlendiriyor. Bizden nasıl bir futbol beklediğini saha içerisinde anlatıyor. Kariyerim boyunca 4’lü defansta da 3’lü defansta da oynadım. Sağ ayaklı bir oyuncu olmama rağmen sol tarafta da oynadım. Hocamız beni nerede değerlendirmek isterse yardımcı olmak isterim” sözlerine yer verdi.

Türkiye ligini bildiğini dile getiren Filip Benkovic, “Türkiye daha önce takip ettiğim bir ligdi. Stadyumdaki atmosferleri biliyorum. Türkiye'de oynamış olan arkadaşlarımla iletişim halindeydim zaten. Fiziksel gücün önemli olduğu zorlu bir lig olduğunu biliyorum. Ben de bütün oyuncu arkadaşlarım gibi önemli olanın adapte olmaktan geçtiğini düşünüyorum. Bu açıdan sıkıntı yaşayacak biri değilim çünkü kolay adapte olabileceğime inanıyorum. Bizim hedeflerimiz arasında belki de en önemli şeylerden bir tanesi hem fiziki hem mental hem de taktik açıdan sezona hazır girebilmek. Nasıl bir oyuncu olduğumu da ifade etmem gerekirse; ben saha içerisinde takım arkadaşlarıyla çok fazla iletişim kuran, konuşarak onlara destek olan ve saha içerisinde alacakları kararları kolaylaştırmaya yardımcı olmaya çalışan, ters kanada oynayacağı toplarla oyunun yönünü değiştirmeyi seven ve ikili mücadelelerden korkmayan bir oyuncuyum” dedi.

Yeni bir takıma adapte olmanın iletişimden geçtiğini vurgulan futbolcumuz, “Burada aynı dili konuştuğumuz arkadaşlarımız var. Onlarla iletişimimiz bu sayede daha kolay olabiliyor. Hocamızla aynı dili konuşuyor olmanın etkisi tabii ki yadsınamaz. Hocanızın sizden istediklerini daha rahat anlayabiliyorsunuz. Dolayısıyla iletişim ve dil bu açıdan adaptasyon sürecime yardımcı oldu” dedi.

Filip Benkovic, şampiyonluk kutlamalarını izlediğinde çok etkilendiğini söyleyerek, “Şampiyonluk kutlamalarını gördüm. Şehirde neler olduğunu biliyorum. İzlediğimde çok etkilenmiştim. Bu sene hocamızla yaptığımız konuşmalarda hedeflerimizle ilgili şunları söylemiştik. Yarışmacı bir takım olmak istiyoruz. Rakiplerimiz bizimle karşılaştıklarında zor bir takımla karşılaşsınlar istiyoruz. Her maçla birlikte her gün daha iyiye giden daha iyi adımlar atan bir takım olmak istiyoruz. Biz de oyuncular olarak taraftarlarımızın desteğini yanımızda hissederek her şeyimizi vermeliyiz. Bu destekle birlikte taraftarlarımız bunu hak ediyorlar. Biz de elimizden gelenin fazlasını vererek bütün sezon mücadele etmeyi amaçlıyoruz” ifadelerini kullandı.

Filip Benkovic açıklamalarına şu sözlerle son verdi:

5 yıl önce İngiltere'ye transferim vardı. İlk yıl belki çok kötü değildi ama yaşadığım sakatlık sonrası geride kalmak zorunda kaldım. Sakatlık her oyuncuyu kötü etkiliyor. Sizin o ana kadar taşıdığınız formayı başka bir oyuncu alabiliyor. Çok kolay bir durum değil. Bu durum bende başarıya olan açlık seviyemi artırdı. Yine bir Alman takımında oynadım ve yine kendimi bulabilme fırsatı yakaladım. Çıktığım seviyeye geri dönebilmek ve kendimi en iyi şekilde gösterebilmek istiyorum. Bu nedenle Trabzonspor'u bir şans olarak görüyorum. Her gün adım adım ilerleyerek ve daha iyisini yaparak hem takım arkadaşlarımın ve takımımızın yararına çalışarak eski günlerime tekrar ulaşabileceğimi düşünüyorum. Bunu da başarabilecek bir takım olduğumuzu görebiliyorum. Soyunma odasına baktığımda başarıya aç olan oyuncuların olduğunu görebiliyorum.

Editör: Muharrem Altıntaş